ATAN
Kamu-Sen Genel Başkanı Metin Atan, Kamu-Sen ve Hür-İş Federasyonunu bağlı sendikaların 1 Ekim Pazartesi günü grev yapma kararı aldıklarını anımsatarak, 9.00-12.00 saatleri arasında Meclis önünde olacaklarını belirtti.
Hükümetin dövizin yükselmesini gerekçe gösterip ‘yapabilecek bir şey yok’ mazeretine sığındığını belirten Atan, sendikaların ve bazı sivil toplum örgütlerinin, bankalarda faiz ve yapılandırma, ürünlerde fiyat istikrarı sağlanması, asgari ücretin yeniden belirlenmesi, hayat pahalılığının 3 ayda bir yapılması gibi öneriler sunduğunu ancak hükümetin herhangi bir adım atmadığını savundu.
Atan, kendilerine yönelik “sarı sendika” eleştirisine değinen “Heralde bu arkadaşlar da gökkuşağı rengine büründüler ki eylem yapmak için sebep göremiyorlar” dedi.
Kendilerinin tüm sendikalarla birlikte hareket etmek istediğini ve herkese de çağrı yaptıklarını belirten Atan, “Ben özellikle KTAMS’ın da bizimle birlikte olmasını isterdim. Bu eylemlerin, hükümetin yanındadır veya değildir kıstasıyla değerlendirilmemesi lazım. Biz halkın yanındayız” dedi
Bu eylemlerin, halkın ve çalışanın isyanı olduğunu ifade eden Atan, “Sendikalar nerededir diye soranlara, ‘biz buradayız’ diyor ve bize katılmaları çağrısında bulunuyoruz” ifadesini kullandı.
“SESİNİ ÇIKARMAYANLARI TARİH SORGULAYACAK”
Metin Atan, kendilerinin her şartta emeğin yanında olacağını ancak eyleme katılmayan ve sesini çıkarmayanları tarihin sorgulayacağını belirterek, kendilerinin halk ezilirken farklı bir noktada durmasının mümkün olmadığını söyledi.
Hükümetlerin çare bulmak için o koltuklarda olduğunu, yaşanan sıkıntıların tüm ülkeyi ve vatandaşları etkilediğinin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Atan, “Biz efendice gidip eylemimizi yapacağız. Herkesin sesi olacağız. Tüm kesimleri yanımızda görmek isteriz” dedi. Atan, destek veren herkese teşekkür etti.
YELTEKİN
Hür-İş Federasyonu Genel Sekreteri Ali Yeltekin de, yaz aylarında Türkiye’de başlayan ekonomik krizin yansımalarının katmerlenerek bizim ülkemize geldiğini ancak ülkede yapılan zamların “ahlaksızca” olduğunu söyledi.
Dövizin yüzde 15-17 arttığı son 2 ayda marketlerdeki ürünlerin tamamına neredeyse yüzde 100’e yakın zam yapıldığına işaret eden Yeltekin, “Özellikle emekçi kesimler markete gittiğinde şaşkınlık içinde kalıp, bu soyguna boyun eğmek zorunda kalıyor” dedi.
“BİZİM DERDİĞİMİZ EMEK KAVGASIDIR”
“Bizim derdimiz her şeye zam yapan hükümet değil parlamentodur” diyen Yeltekin, parlamentodakilerin 2 bin 279 TL ile nasıl geçinileceğini sorgulayıp sorgulamadığını merak ettiğini belirtti.
Yeltekin, her zaman yapılan doğru icraatları alkışlamaya hazır olduklarını kaydederek, parlamentodaki herkes çalışarak halka bir şeyler sunarsa, ülkenin güzel olabileceğini ifade etti.
Ali Yeltekin, “Bizim derdimiz emek kavgasıdır ve ben tüm emek güçlerinin meclisin önünde toplanmasını rica ediyorum. Böyle eylemlere katılmayan sendikaların üyelerini de istifa edin paranıza yazık çağrısı yapıyorum” dedi.
İTHALAT ELEŞTİRİSİ
Tavuk ithalatına verilen izni de eleştiren Yeltekin, “Hükümet neden bakanlıkları toplayarak, fiyat istikrarıyla ilgili çalışma yapmıyor da ithal izni veriyor. İthal ülkede işsizlik demektir” diye konuştu.
Kimsenin keyfinden greve gitmediğini, kendilerinin de her zaman hükümetin değil, ezilenin yanında olduğunu vurgulayan Yeltekin, “Asgari ücret yeniden tespit edilsin çağrısı yapıyoruz. Hükümetten ses yok. Biri Londra’da kahve içer. Biri New York’a gitti. Öbürü dolmuşla Ankara’ya gider gelir. Herşeye zam geldi, tedbir yok, denetleyen yok. Bunun hesabını Anastasiadis’e mi soracağız?” dedi.
Parlamenterin görevinin kravat takıp 14 bin TL maaş almak olmadığını, eğer ithalat serbest bırakılacak ise Türkmenistan’dan 50 dolara milletvekili de ithal edilebileceğini söyleyen Yeltekin, “Bu nedenlerle biz halka sahip çıkacağız hükümet de gerekeni yapacak” dedi.
Yorum Yazın