Başbakanlık Denetleme Kurulu, Başbakanlık tarafından tevdi edilen görev doğrultusunda, KTHY’ne ait CAS hisselerinin TCM Konsolide Fonu İnkişaf Sandığı’na 3,500,000 TL bedel karşılığı devri amacıyla Maliye Bakanlığı’nca yapılan ödemenin akıbetinin ve CAS’ın kuruluşundan günümüze kadar gelen dönemde konuyla ilgili olarak yapılan eylem ve işlemlerin incelenmesi neticesinde bir rapor hazırlamış ve rapor 27.12.2018 tarihinde Başbakanlığa sunulmuştur. Raporun sonuç kısmında yer alan bulgular ana hatlarıyla şöyledir:
1. 03.07.2010 tarihinde, dönemin KTHY Yönetim Kurulu’nun, Şirket’in CAS’ta bulunan hisselerini, ortağı olan HAVAŞ’ın rüçhan haklı saklı kalmak kaydıyla, TCM Konsolide Fonu İnkişaf Sandığı’na, 3.500.000 TL (Üç Milyon Beş Yüz Bin Türk Lirası) bedel karşılığı devrine karar verdiği, ancak bu kararla CAS şirket tüzüğünün hisse devri ile ilgili 3.,4. ve 6. maddeleri hilafına uygulama yapıldığı, özellikle 6’ncı maddede açıkça belirtilen “hissedarlardan herhangi birisi uygun bir fiyata herhangi bir hisseyi satmaya/satın almaya karar verirse, şirketin hissesini satmak arzusunda olduğuna dair şirkete ihbar (devretme ihbarı) verecektir ve şirket devretme ihbarından sonra 28 gün içerisinde, uygun fiyat kendisine ödendiğinde devretme ihbarından altı ay zarfında satın alma muamelesini tamamlamaya mecburdur” kuralına rağmen, devretme ihbarı sonrası 28 günlük bekleme süresine uyulmadığı ve diğer ortak tarafından rüçhan hakkının kullanılmasının beklenmediği,
2. Bakanlar Kurulu’nun 05.07.2010 tarih ve K-312-2010 sayılı kararı ile onaylanan hisse alımıyla ilgili olarak Maliye Bakanlığı’nca KTHY hesabına 3,500,000 TL avans ödemesi yapıldığı ancak hisse devrinin gerçekleştirilmediği,
3. KTHY’nin tasfiyesi ile CAS hisselerinin yönetiminin Resmi Kabz Memurluğu ve Şirketler Mukayyitlik Dairesi (Tasfiye Halindeki KTHY) tarafından temsil edilmeye başlanması sonrasında, Sn. Güvenç CANTAŞ’ın, 24.07.2014 tarihinde imzaladığı, “EMANETER TARAFINDAN TAAHHÜTNAME” ile CAS nezdinde HAVAŞ’a ait olan hisseleri, KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın “göstereceği herhangi bir şirkete ve/veya kişiye, ve/veya kuruma, herhangi bir bedel ve/veya her ne ad altında olursa olsun, herhangi bir ücret talep etmeden en kısa sürede devretme” taahhüdü ile, söz konusu Bakanlığın emaneteri olarak devraldığı,
4. Bakanlar Kurulu’nun 10.9.2014 tarihli kararıyla “Başlangıç olarak, iş ihtiyacına göre gerekli personelin göreve çağrılmasına; geriye kalan personelin işsizlik ödenekleri ile asgari ücret arasındaki farkın şirket tarafından ödenmesi(ne) … 29 Ağustos 2014 tarihinden itibaren işsizlik ödeneği almak maksadı ile ilişki kesme belgesi alacak personelin şirketle ilgili haklarına halel gelmeyeceği hususunda, sendika ile protokol imzalayan ilgili bakanlığın görev üstlenmesi…”ne karar verildiği,
5. 26.09.2014 tarihinde, CAS Ltd. Ortaklar Kurulu toplantısında, hissedar Güvenç Cantaş ve “Tasfiye Halindeki KTHY Ltd. Şirketi Kayyumu” imzalarıyla alınan kararla, “Şirket ile ilişiği kesilen ve Şirket tarafından “1.9.2014-3.9.2014 tarihleri arasında açılan münhal ilanına müracaat eden 83 kişiden 76 kişinin tekrardan işe alınmasına ve geriye kalan 7 kişiye ilk ihtiyaç duyulduğu anda işe alınmalarına kadar her ay 500 TL ödenek verilmesine” karar verildiği,
6. Bakanlar Kurulu’nun, 29.06.2016 tarih ve H(K-I)386-2016 numaralı kararıyla, “Atlas Jet’in CAS ile yapmış olduğu 22.6.2016 tarihli sözleşmeyi dikkate alarak, ayrıca Atlas Jet’in Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nde ikame ettiği … davayı geri çekmesi kaydı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nezdindeki teminat mektubunun serbest bırakılmasını” onayladığı,
7. Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın yazıları üzerine, Başsavcılık tarafından 20.04.2016 tarihinde verilen görüşte,
a) “CAS Ltd.’in Fasıl 113 Şirketler Yasası altında M.Ş 12102 numara altında kurulmuş, hisseleri ile mahdut mesuliyetli Özel Limited Şirket” olduğunun ve “Konu Şirketin hissedarlarının, tasfiye halindeki KTHY ile Güvenç Cantaş isimli kişi” olduğunun belirtildiği,
b) “konu Şirketin yapısı dikkate alındığında Devlete bağlı katma bütçeli ve döner sermayeli bir kuruluş veya kamu iktisadi teşebbüsü veya özel yasa ile oluşturulan kurum veya kuruluş olmadığı veya yönetiminin Devlet tarafından atanmadığı görülmektedir. Şirketin Ana Sözleşmesi ve Tüzüğü incelendiğinde ve/veya tarafımıza gönderilen belgeler incelendiğinde, Devletten yasal bir mevzuat gereği katkı alan bir kurum veya kuruluş olmadığı anlaşılmaktadır” denildiği ve
c) “Tüm yukarıdaki hususlar incelendiğinde, konu Şirketin idari koordinasyon yönünden Başbakanlık ve bakanlıklara bağlı kurum veya kuruluş kapsamına alınmasını gerektirecek bir yapıya ve statüye sahip olmadığı” sonucuna varıldığı,
8. CAS Yönetim Kurulu’nun aldığı 10.8.2016 tarihli kararda, Yönetim Kurulu başkanı, başkan vekili ve yönetim kurulu üyelerine verilmek üzere belirlenen hakkı huzur ödeneklerinin 12.5.2016 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen, kamu iktisadi teşebbüsleri ve kamunun iştiraki bulunan kuruluşlar da dahil olmak üzere ilgili yasalarında hakkı huzur tahsisatı alması hükme bağlanan kurullarda görev alanların hakkı huzur ödeneklerinden yüksek olduğu ve bunun CAS’ın bu kapsamda olmadığı, dolayısıyla özel bir şirket olduğu kanaatiyle yapıldığı izlenimi yarattığı,
9. CAS Yönetim Kurulu’nun 29.8.2016 tarihinde oy birliğiyle aldığı kararda, “Atlas Şirketine hizmet verebilmek için Sn. Başbakanımızın talimatı ve görüşleri doğrultusunda 50 kişi şirketimize istihdam edilmiştir. Yeni alınmış personelin aylık ve özlük haklarının ödenmesi şirketimize ek bir külfet getirmiştir. Şu an itibarı ile gelir gider dengesi mevcuttur” ibarelerinin yer aldığı,
10. 29.8.2016 tarihli Yönetim Kurulu kararında, yeni istihdamlarla şirkete ek külfet getirildiği bildirilmesine karşın, 23.9.2016 tarihli Yönetim Kurulu kararıyla, “Şirket yöneticileri ile şirketimizin misafirleri, devlet kademelerinde önemli mevkilerde bulunan kişiler ile ticari, içtimai ve/veya iş ilişkisi içinde olduğumuz kurum/kuruluş temsilcileri ile Genel Müdür’ün uygun göreceği kişilere uçuşlarında uçuşlarının up-grade yapılabilmesi ve giderlerin şirket tarafından karşılanması hususunda Genel Müdüre yetki verilmesine oy birliğiyle” karar verildiği ve bu bağlamda uygulamalar yapıldığı,
11. 29.8.2016 tarihli Yönetim Kurulu kararında, yeni istihdamlarla şirkete ek külfet getirildiği bildirilmesine ve bu sebeple “Yönetim Kurulu başkan ve üyelerinin aldığı ödenek şirket mali yönden iyi bir duruma gelene kadar dondurulmuştur” denilmesine karşın, 21 Ekim 2016 tarihli Yönetim Kurulu kararıyla “10 Ağustos 2016 tarih ve B-118 sayılı kararda belirlenen ve Yönetim Kurulu başkan, başkan vekili ve üyelerine hakkı huzur ücretleri Eylül 2016-2017 dönemi hak edişlerinin yıllık peşin olarak ödenmesine oy birliğiyle karar” verildiği ve bu sebeple henüz yapılmamış, dolayısıyla kimlerin katılıp kimlerin katılmayacağı konusunun henüz netleşmediği toplantılar için de hakkı huzur ödemesi yapılmasına karar verildiği,
12. 29.8.2016 tarihli Yönetim Kurulu kararında, yeni istihdamlarla şirkete ek külfet getirildiği bildirilmesine karşın, 14.4.2017 tarihindeki CAS Yönetim Kurulu toplantısında,
“(a) Şirketimizin tüm ekipmanlarının Ticari Paket sigorta ücretleri, personel giriş kartı ve apron araç tanıtım kartları ile Değirmenlik Belediyesi’ne birikmiş olan borçları Devlet’ten katkı temin edilerek ödenmesi için Bakanlar Kurulu kararı çıkartılmasında gösterilen uzun süreli gayret ve başarı,
(b) Ercan İşletmecisi T&T Ltd.’in terminal binası ofislerimiz ile Apron Teknik ve Apron Şefliği binalarının elektrikleri kesmesi sonucu büyük bir gayret ve başarı ile hizmetlerimizin aksamadan yürütülebilmesi için tedbir alarak Harekat Merkezi ile operasyon ekipmanlarının Genel Müdürlüğe taşınması konuları değerlendirildi,
Buna göre, her iki konuda da üstün gayret ve başarısını takdir eden ve değerlendiren idaremiz, (Genel Müdüre), 20,000 TL net ikramiye verilmesine mevcudun oy birliğiyle karar verir” şeklinde bir karar alındığı,
13. 04.04.2017 tarihli ve H(K-I)890-2017 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı 2017 Mali Yılı Bütçesi altındaki “Hizmet Sektörüne Yapılan Transferler” kaleminden CAS’a yapılan KDV dahil toplam 1,788,925.TL katkının Değirmenlik Belediyesi’ne birikmiş olan borcun ödenmesi için verilmiş olduğu ancak bu ödemenin CAS tarafından belediyeye yapılmadığı,
14. Başsavcılık tarafından verilen 20.4.2016 tarihli görüşte, CAS’ın devletten yasal mevzuat gereği katkı alan bir kurum ve kuruluş olmadığı ve şirketin yapısı dikkate alındığında devlete bağlı katma bütçeli ve döner sermayeli bir kuruluş veya kamu iktisadi teşebbüsü veya özel yasa ile oluşturulan kurum/kuruluş olmadığı belirtilmesine rağmen, son dört yıl boyunca Bakanlar Kurulu’nda 10 adet karar üretilerek, 3,148,643 TL, 262,000 Euro ve 11,320 Amerikan dolarının Çalışma Ruhsatı ücreti, havacılık mesuliyet sigortası, ticari sigortalar, personel ve araç tanıtım kartları, personel maaşlarına katkı adı altında şirkete aktarıldığı,
15. Başsavcılık tarafından verilen 20.4.2016 tarihli görüşe dayanılarak, şirketle ilgili Ombudsman tarafından 3.2.2017 tarihinde yapılan araştırma çerçevesinde sorulan sorulara, şirket yönetimi ve dönemin Ulaştırma Bakanlığı arasında yapılan istişare sonucu, CAS’ın özel bir şirket olduğu ve idari denetime tabi bir kurum veya kuruluş olmadığı gerekçesiyle yanıt verilmediği,
16. CAS Genel Müdürü tarafından Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na ve tasfiye halindeki KTHY’nin kayyumuna yazılan yazılarda, hizmet verilen şirketlerin, sefer azaltımı, uçuş durdurması ya da hizmet sözleşmelerini iptal etmeleri gibi sebeplerden dolayı şirketin başta maaş ödeme olmak üzere, tüm işletme giderleri konusunda acze düşeceğinden ve devlet yardımı almadan hayatiyetini devam ettiremeyeceğinden, şirketin devamı için aylık 400,000 TL ihtiyacı olduğunun ve bu ihtiyacın karşılanması için yardım talep etmek durumunda bulunulduğunun ilk kez 2 Mart 2018 tarihinde bildirildiği,
17. KKTC Maliye Bakanlığı tarafından 08 Ağustos 2018’de tasfiye konusunda yetkili mahkeme olan Lefkoşa Kaza Mahkemesi’ne başvuru yapılmak suretiyle, hisseler için yapılan 3,500,000 TL ödemenin karşılığı olarak hisselerin TCM Konsolide Fonu İnkişaf Sandığı’na devrinin talep edildiği ancak talebe ilişkin Lefkoşa Kaza Mahkemesi’nin 04.10.2018 tarihli kararında gerekçeleri belirtilerek talebin red ve iptal edildiği,
18. Şirketin son direktörü tarafından 04.09.2018 tarihli dilekçe ile tasfiye için Lefkoşa Kaza Mahkemesine başvurulduğu ve 17.12.2018 tarihinde Mahkeme tarafından tasfiyesine karar verildiği tespit edilmiştir.
Bunlara ek olarak, raporun hazırlanması sırasında elde edilen bilgi ve belgelerden, 16.8.2016 tarihinden 2016 sonuna kadar toplam 70 kişinin, 2017 yılında da toplam 8 kişinin istihdam edildiği, seçim yasaklarının ilan edildiği tarihten sonra toplam 6 kişinin istihdamının yapıldığı, bunun da CAS’ı yönetenlerin CAS’ın özel bir şirket olduğu kanaatiyle hareket ettiklerini gösterdiği saptanmıştır.
Hazırlanan rapor, belgeleriyle birlikte soruşturma ve kovuşturma yapmaya yetkili makamlara iletilecektir.
Yorum Yazın