1. Kayıp Otoban (Lost Highway, 1997)
Çok farklı hatta garip filmlere imza atan David Lynch’in belki de en karışık filmi. Karısının geçmişini ona duyduğu büyük aşk ile takıntı haline getirmiş Fred Madison’ın (Bill Pullman) karanlık ve parçalanmış ruh haliyle baş başayız. Ayrıca bu filmde David Bowie’nin müzikleri ve Marilyn Manson’ın oyunculuğu da bize eşlik ediyor.
2. Sihirbaz (The Illusionist, 2006)
Aristokrat bir ailenin kızı olan Sophia (Jessica Biel) ve marangoz bir ailenin oğlu olan Eisenheim’ın (Edward Norton) aşkı, çevrelerindeki sosyal baskı nedeniyle engellenir. Bunun sonucunda Eisenheim ülkeyi terk eder. Ancak yıllar sonra illüzyonist olarak ülkesine geri dönecek ve kazandığı yetenekleriyle yarım kalan aşkı için mücadele edecektir.
3. Akıl Defteri (Memento, 2000)
İntikam için karısının katillerinin peşinde olan Leonard’ın (Guy Pearce) ender görülen ve sürekli hafıza kaybına neden olan bir hastalığı vardır. Bundan dolayı hatırlamak ve intikam almak için ilginç bir hatırlama sistemi kurar. Listenin olmazsa olmazı olan ‘’Memento’’ izleyicilerin de hafızalarını zorlayacak nitelikte.
4. Akıl Oyunları (A Beautiful Mind, 2001)
Dahi ama asosyal olan John Nash’in (Russell Crowe) kripto çözme ile ilgili gizli bir işi kabul etmesiyle hayatı kabusa dönüşecektir. İnsanı sürekli ters köşeye yatıran şizofreni sanrılı, hayal ile gerçek arasında bir film.
5. Hayat Ağacı (The Tree Of Life, 2011)
Texas’lı bir ailenin hikayesinin anlatıldığı filmde, ailenin en büyük çocuğu olan Jack’in (Sean Penn) çocukluğunun masumluğunu kaybetmesinden itibaren, yetişkinlik olma evresinin anlatıldığı, bir yandan da babası (Brad Pitt) ile olan ilişkisini psikolojik olarak irdelenir. Aynı zamanda harika bir sinematografinin yarattığı görsel bir şölene hazırlanın.
6. Küp (Cube, 1997)
Birbirinden tamamen farklı ve birbirini tanımayan 7 kişi ölümcül tuzaklarla dolu bir küpe konulmuştur. Belirli bir zamanın olmadığı ve birbirine bağlı birçok paralel evrenin bulunduğu bu küpten kurtulmaya çalışan insanlar, akıllarını kullanmak zorundalardır.
7. Kader (Predestination, 2014)
Zamanda yolculuk eden, farklı zamanlardaki farklı olayları ve suçluları yakalama görevinde olan zamansal ajanın son görevi; 1975 yılında New York’ta yaşanan bir patlamada 11.000 insanın yaşamını yitirmesinde sorumlu olan Fiyasko Bombacısı isimli adamı bulup bu facianın hiç yaşanmamış olmasını sağlamaktır.
8.Oyun (The Game, 1997)
Tüm hayatını kontrol altında tutan bir adam olan Nicholas Von Orton’ın yaşamı, (Michael Douglas) kardeşi Conrad’dan (Sean Penn) aldığı gizemli bir hediye ile değişecektir. Bu hediye kuralları ve amacın belirsiz olduğu bir oyundur.
9. Ölümcül Oyunlar (Funny Games, 1997)
İki psikopat gencin, tatilde olan üç kişilik çekirdek bir ailenin evine girip, onları zorla rehin alıp sadist bir oyun oynamasının anlatıldığı film. Sebepsiz ve anlamsız bir şiddet olgusu sarmalı…
10. Dünyalı (The Man From Earth, 2007)
Aslında bu filmle ilgili belki de sürprizin bozulmaması için hiçbir şey anlatmamak gerekir. Ancak kısaca değinmek gerekirse. Üniversitede başarılı bir tarih profesörü olan John Oldman (David Lee Smith) ortada hiçbir neden yokken aniden istifa edip gitmeye hazırlanırken, veda etmek için evine gelen meslektaşları ondan bir açıklama yapmasını isterler. Ancak John’un açıklamaması gereken gizemli bir sırrı vardır.
11. Bay Hiçkimse (Mr. Nobody, 2009)
Başlıkta bahsi geçen Bay Hiçkimse, 2092 yılında dünyada kalmış son ölümlü olan 117 yaşındaki Némo (Jared Leto) adlı bir adam, hafıza bulutlarında yolculuğa çıkar ve iki anı hatırlar; Tren istasyonundadır, ya babasıyla ya da annesiyle gidecektir. Bu iki olasılık beraberinde sayısız olasılığı getirir.
12. Gizemli Åžehir (Dark City, 1998)
Bir gün uyandığında geçmişine dair hiçbir şey hatırlayamayan bir John Murdock (Rufus Sewell) aynı zamanda suçlu olarak da arandığını öğrenir. Güneşin olmadığı distopik bir dünyada bu bilmeceyi çözmeye çalışırken, insan ruhlarını ele geçirmeye çalışan yaratıklarla karşılaşır. ‘’Dark City’’ insan ruhsallığının karanlığına dair bir metofordur.
13. John Malkovich Olmak (Being John Malkovich, 1999)
Bir kuklacı olan Craig Schwartz (John Cusack) John Malkovich’in zihnine giren bir tünel keşfeder, ve bunu pazarlamaya başlar. Ancak olaylar farklı gelişir ve komik bir hal alır.
Yorum Yazın