Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük, 34’üncü ölüm yıldönümünde Dr. Fazıl Küçük Anıtı’nda düzenlenen törenle anıldı.
Törene Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Dr. Küçük’ün oğlu Mehmet Küçük, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber, Başbakan Hüseyin Özgürgün, Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik, İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçisi Derya Kanbay, KTBK Komutanı Tümgeneral Yılmaz Yıldırım, GKK Komutanı Tuğgeneral Tevfik Algan, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Serdar Denktaş, bazı bakan ve milletvekilleri, askeri ve sivil yetkililer, öğrenciler katıldı.
Tören Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Dr. Küçük’ün oğlu Mehmet Küçük’ün anıta çelenk sunmasıyla başladı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesinin ardından yarıya indirilmesiyle devam eden tören, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın anıt özel defterini imzalaması ve konuşmasını yapmasıyla sona erdi.
CUMHURBAŞKANI ANIT ÖZEL DEFTERİNİ İMZALADI
Akıncı Anıt Özel Defteri’ne şunları kaydetti:
“Aziz Doktor Fazıl Küçük,
Aramızdan ayrılışınızın 34. yılında sizi bir kez daha saygı ve rahmetle anıyoruz.
Kıbrıs Türk halkına en zor zamanlarda önderlik ettiniz. Bir doktor ve gazete sahibi olarak ve gerektiğinde de bir siyasetçi yıllarca toplumumuza hizmetler verdiniz.
Bu adada tahakküm altına girmeden özgür bir toplum olarak yaşayabiliyorsak ve eşitlik güvenlik içinde yeni bir gelecek inşası için çalışma yapabiliyorsak, bunda sizin özverili çabalarınızın büyük rolü vardır.
Halkımız bu katkılarınızı hiçbir zaman unutmayacaktır. Ruhunuz şad olsun”
AKINCI: “BUGÜNE YAKTIĞI IŞIKLA TOPLUMSAL YAŞAMIMIZ İÇİN BÜYÜK BİR DEĞERE SAHİPTİR”
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr. Fazıl Küçük’ün, 34’üncü ölüm yıldönümü dolayısıyla düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Aramızdan ayrılışının 34’üncü yılında bugün bir kez daha saygıyla andığımız Dr. Fazıl Küçük, sadece geçmişte verdiği hizmetlerle değil, bugüne yaktığı ışıkla da toplumsal yaşamımız için büyük bir değere sahiptir” dedi.
Doktorun çok yönlülüğünün, siyasal anlayışına yansıdığını ve toplumsal mücadelesini de çok yönlü kıldığını söyleyen Akıncı, “Hayatı boyunca muayenehanesine kapanmış, kazanç peşinde koşan bir hekim olmadı. Toplumsal dayanışmanın ulvi örneklerini sergiledi; muhtaçları ücretsiz tedavi etti, yoksullara ilaç verdi” diye konuştu.
“HİÇ YALPALAMADAN KALEMİNE SAHİP ÇIKTI”
Dr. Küçük’ün sorunları dile getirmek ve toplumsal bilinci uyandırmak amacıyla yoğun çaba harcadığını, bunun için, o günün zor koşullarında gazete çıkardığını belirten Akıncı, bir yandan teknik yetersizliklerle diğer yandan sömürge yönetiminin uyguladığı sansürle mücadele ettiğini ancak hiç yalpalamadan kalemine sahip çıktığını vurguladı.
Siyasal yaşamında yeri geldiğinde belediye meclis üyeliği, yeri geldiğinde Cumhurbaşkanı Muavinliği yaptığını söyleyen Akıncı, “Ama en çok da sorunları anlatmak ve halkı örgütlemek için sokakları, köyleri dolaşmaya zaman harcadı. Halka liderlik yaparken dahi halkın içinden biri olarak kalmaya devam etti” diye konuştu.
Akıncı, şöyle devam etti:
“ ‘Ben yalnız mensup olduğum cemaati ilgilendiren meseleleri kaleme alan naçiz bir ferdim’ demeyi sürdürdü, tevazuyu elden bırakmadı. Kıbrıslı Türklerin varoluş mücadelesine Rauf Denktaş’la birlikte liderlik yaptı. Rum Yunan milliyetçiliğinin Enosis planını bozmak için içte halkını örgütledi, dışta özellikle Türkiye’nin desteğini sağlamaya dönük çalışmalar yaptı.
Fakat siyasal yaşamını sadece Rum liderliğinden kaynaklanan tehditlerle mücadeleye hasretmedi. Toplumun iç sorunlarını da önemsedi. Ekonomik ve sosyal gelişme için gerekli adımların atılması konusunda yoğun çaba harcadı. Evkaf’ın ve eğitim işlerinin Türk idaresine devrinde, onun sergilediği kararlı tutumun büyük katkısı oldu”
“BAĞNAZLIĞA, GERİCİLİĞE VE DİN İSTİSMARINA KARŞI DURDU”
Akıncı, Küçük’ün çağdaşlaşma amacına sıkı sıkıya bağlı olduğunu, bağnazlığa, gericiliğe ve din istismarına karşı durduğunu söyleyerek, dini mahkemelerin kaldırılarak, yerine aile mahkemelerinin kurulmasını sağlayan mücadeleye önderlik yaptığını kaydetti.
Dr. Küçük’ün toplum sorunlarını bir bütün olarak kavrayan ve var olma mücadelesini sadece Kıbrıs sorunu bağlamına indirgemeyen tavrının, bugüne ışık tuttuğunu söyleyen Akıncı, toplumsal hayatın bir bütün olduğunu, ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel alanlarda aynı anda mücadeleyi gerekli kıldığını belirtti.
Akıncı, “Kıbrıslı Türkler olarak Ada’da eşitlik, özgürlük ve güvenlik içinde bir barış ortamını tesis edebilme uğraşımızı sürdürmekle beraber, çağdaş ve müreffeh bir toplum olma yolunda içimize çeki düzen verme kararlılığını da sergilemeliyiz. Bu düşüncelerle, unutulmaz lider Dr. Fazıl Küçük, Rauf Denktaş ve tüm mücadele arkadaşlarını bir kez daha saygıyla anarım.
Ruhları şad olsun” dedi.
DR. KÜÇÜK, 34’ÜNCÜ ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE KABRİ BAŞINDA ANILDI
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın