Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanlış politikaları ile demokrasiden hızla uzaklaşan Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşadığı ekonomik yıkımdan Kıbrıslı Türkler olarak olumsuz etkilendiğimiz gerçeği ile karşı karşıya bulunmaktayız. Kıbrıslı Türkleri siyasi rehine olarak gören TC yöneticileri, Kıbrıs’ın kuzeyindeki kukla rejim aracılığı ile iflas etmiş politikalarını bize dayatmaktadırlar.
Son dönemlerde sendikaları diline dolayan Maliye Bakanı Sn. Serdar Denktaş sendikalara açık çağrı yaparak Maliye Bakanlığı’nı isteyen sendikaya devretmeye hazır olduğunu ifade etmiştir. Sn. Serdar Denktaş’ın bu davetini memnuniyetle kabul ettiğimizi vurgularken, bizim hükümete değil iktidara talip olduğumuzun altını çizeriz. Bu nedenle Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası olarak “iktidara” talip olduğumuzu vurgular ve ilk icraat olarak aşağıdaki konuları ele alacağımızı ortaya koyarız;
Stabil para birimi olan Euro’ya geçilecektir.
Adanın kuzeyindeki resmi nüfus rakamlarına göre elli milletvekili çoktur. Milletvekili sayısı otuza düşürülüp yirmi milletvekili maaşı tasarruf edilecektir.
Adamızın kuzeyinde 28 belediye nüfus ölçeğine ve mevcut yasalara göre çoktur, azaltılıp başkanlık harcamalarından tasarruf edilecektir.
Devletin tepesinden başlamak üzere yüksek maaşlardan kesintiye gidilip, tabandan maaş çekenler ve asgari ücretliler desteklenecektir.
Müşavirler daha önce görev yaptıkları yere görevlendirilip, üçlü kararname ile atamalar müsteşarlık dışında kaldırılacaktır.
Görev yerine gitmeyen, yasalar gereği çalışmayan partizanca korunan öğretmen, memur, işçilere disiplin soruşturması açılıp görevlerine son verilecektir.
Cumhurbaşkanlığının “örtülü ödeneği” kaldırılacaktır. Eski cumhurbaşkanlarına yapılan ayrıcalıklar kaldırılacaktır.
Türkiye’den kutlamalar ve protokol görüşmeleri bahanesi ile gelip yiyip içip, tatil yapan resmi heyet harcamaları kaldırılacaktır.
2,350 olan polis sayısı resmi nüfus rakamı olan üç yüz bine göre oranlandığında dünya ortalamasının 2.5 katıdır. Bu nedenle azaltılıp 1,100’e indirilecektir.
Siyasi partilerin kaynağı belli olmayan paralarla ilgili seçim harcamalarının üzerine gidilip bu paraların vergi olarak bütceye düşmesi sağlanacak. Siyasi partilere devlet yardımı kaldırılacaktır.
Kumarhane ve bet ofislerinin vergileri artırılarak kapanmaları yönünde yaptırım uygulanarak kaynak yaratılacaktır.
Astronomik emekli maaşı almayı engellemek için emekli maaşlarına bir tavan düzenlemesi getirilecektir.
“Nereden Buldun Yasası” çıkarılarak vergi ve servet kaçıranlar takibe alınacaktır.
Özel şirketlere yapılan vergi bağışlarından vazgeçilecek. Vergi bağışlarının tahsilatları takibe alınacaktır.
Ülkeye çalışma izni ile gelenlerin ailelerini getirmeleri durumunda işverenlerinden ek eğitim ve sağlık vergisi talep edilecektir.
TC’li şirketlerin 15 yıllık vergi muafiyeti kaldırılacak ve bunlardan da vergi alınacaktır.
Devlete ait araziler üzerinde işletme kuranlara araziler günlük değer üzerinden satılacak veya kira bedelleri artırılacaktır.
Batık bankaları hortumlayanlardan bu paralar talep edilecektir.
Askeri kantinlerin faaliyetlerini 1960 antlaşmalarındaki düzeyine getirilip, buradaki kayıt dışı ticaret ekonomiye kazandırılacaktır.
Sığınak fonu, Sivil Savunma Teşkilatı ve savunma giderleri denetim altına alıp, bunlar toplumsal refaha ve sağlık, eğitim gibi sosyal devletin görevlerine aktarılacaktır.
Kıbrıs’taki T.C.li mal sahiplerinin otellerine gelip, milyonları götüren T.C.li ve yabancı sanatçılardan vergi alınacaktır.
Teşvik primleri ile beslenen rantçı çevrelere aktarılan kaynaklar doğrudan üreticiye yönlendirilecektir.
K.K.T.C.’yi tanıtma iddiası ile Türkiye dahil dış ülkelerde açılan ve temsilcilik adı altındaki ticari şirketlere yapılan harcamalar kontrol altına alınacaktır.
Eğitimi sektör haline getirip muafiyetler ve teşviklerle dünya zenginleri arasına giren üniversite baronlarından ve üniversitelerden vergi alınacaktır.
Ülkeye giren dövizin, sıkı para politikaları ile ülkeden çıkışı kontrol edilecek TC şube bankalarının haksız rekabeti ve ülkeden para çıkarmaları önlenecektir. TC’nin yarattığı faiz sömürüsüne alternatif, spotaj vergileri düzenlenecek paranın ülkeden kaçışı engellenecektir.
Derinya, Aplıç ve Lefkoşa Çağlayan’da geçiş kapıları açılarak, iki toplumun ekonomik ve sosyal ilişkileri arttırılacaktır.
Milliyetçi fetişizm haline gelen dev bayraklar dikmekten, bayrağı aydınlatmaktan vazgeçilecektir.
Elektrik ve su tasarrufu ile ilgili toplumsal seferberlik başlatılacaktır.
Üst Koordinasyon Kurulu, TC Yardım Heyeti gibi iradeyi hiçe sayan kurumlar kapatılacaktır.
Hodri Meydan!
Şener Elcil
KTÖS Genel Sekreteri
Yorum Yazın