15 yaşında bir çocuğun yaşamına mal olan iş kazasının ardından birçok kurum ve kuruluştan taziyeler ve açıklamalar paylaşıldığını ancak bunun yeterli olmayacağını belirten Oda ve Birlik, yaptıkları ortak açıklamada, olayın diğer yönleriyle beraber ele alınması gerektiğini kaydederek, şu soruları yöneltti:
“İşyeri boyutu, iş kazasının yaşandığı iş yerinin şartları, sıkıntıları yaşanan bu üzücü olayın diğer yanı değil mi?
İş kazasının yaşandığı mekân olması nedeniyle o işyeri sahibinin yaşadığı travma, bizi ilgilendirmesi gerekmiyor mu?
Bugüne kadar denetleyen, yönlendiren, iş kazalarının olmaması için katkıda bulunan oldu mu?
İşyeri izinlendirmelerinde nihai noktalar olan belediyeler ve Çalışma Bakanlığı sorumluluk alması gereken yerler değil mi? Bu kurumlar vergi, sosyal sigorta kaydı ve mesleki vergiler dışında bir denetim yaptı mı?
Dahası salgın koşullarında aradan 16- 17 ay geçtiği halde iş yerleri yaşamla ölüm arasında can çekişirken ‘merhaba’ diyen oldu mu?”
Oda, iş yeri ile ilgili devlet, hükümet, kurumlarının politikasının, iş yeri standartlarının, kurumsallaşma çalışmaları ve eğitimin olmadığı bir ortamda işçilerin ve genç işçilerin güvende olmasının beklenemeyeceğini ifade ederek, “Yangının düştüğü yeri değil hepimizi yaktığı zaman bu sorunların üstesinde gelmemek için neden kalmaz” dedi.
Yorum Yazın