Hulusi Akar, Türkiye Cumhuriyeti devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri, 1964’te Erenköy’de, 1974’te Barış Harekatı’nda, Kıbrıslı Türklerin nasıl yanındaysa, çektiği acılara, uğradığı zulme nasıl sesiz kalmadıysa, bugün de aynı duygularla burada olduğunu vurguladı.
Hulusi Akar, “Bizler Ege’de, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs’ta sorunların barışçıl yöntemlerle, barışçıl yollarla, barış yoluyla, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ve uluslararası hukuka saygı gösterilerek, uygun bir şekilde çözümlenmesinden yanayız. Temel yaklaşımımız bu. Barışçıl çözümlerden yanayız” dedi.
TC Savunma Bakanı Hulusi Akar, Erenköy Direnişi ve Erenköy Şehitlerini anma töreninde yaptığı konuşmada, Erenköy Direnişi’nin Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve varoluş mücadelesinde ayrı bir önemi olduğunu ifade ederek, Erenköy Direnişi ve Şehitlerini anmanın 55. yıl dönümünde KKTC’de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
“HATIRASI OLMAYANIN HAFIZASI DA OLMAZ”
Tarihin milletlerin hafızası olduğunu, milletlerin tarihlerinden hatıralarından beslendiklerini söyleyen Akar, hatırası olmayanın, hafızası da olmayacağını kaydetti.
“Asil milletimizin hafızası binlerce yıllık şanlı tarihimizde yaşanan pek çok olayı barındırıyor” diyen Akar, Şanlı Erenköy Direnişi’nin de toplumsal hafızamızda önemli bir yer tutan olaylardan bir olduğunu vurguladı.
55 yıl önce Erenköy’de yaşananların önemine işaret eden Akar, Kıbrıslı Türklerin uzun yıllar yaşadığı acıları, maruz kaldığı haksızlıkları hiçbir zaman unutmadıklarını, unutmayacaklarını söyledi.
Akar, 530 mücahit ve mücahidenin Rumların sayıca ve silahça çok üstün kuvvetlerle yaptığı taarruzlara karşı “ölürsem şehit, kalırsam gazi anlayışıyla” Erenköy’de verdiği mücadelenin tarihte altın harflerle yerini aldığını belirtti.
“KAHRAMANLARIMIZIN MÜCADELESİYLE ERENKÖY BUGÜN HÂLÂ TÜRK TOPRAĞI”
Bu kahramanların, Kıbrıslı Türklerin yaşadığı acılara 3 aylık bebekten 90, 100 yaşındaki ihtiyarlara kadar masum Türk halkının maruz kaldığı zulme ve vahşete sesiz kalmadıklarını ifade eden Akar, “Eğitimlerini, geleceklerini ve hayatlarını feda etmekten çekinmeyerek, büyük bir varoluş mücadelesinin kıvılcımını ateşlemişlerdir. Bu inanmış yüreklerin ve biraz önce açılışını yaptığımız anıttaki Yüzbaşı Cengiz Topel gibi Anavatan’dan gelen kahramanlarımızın mücadelesiyle Erenköy bugün hâlâ Türk toprağıdır” dedi.
“BARIŞÇIL ÇÖZÜMLERDEN YANAYIZ”
Akar konuşmasını şöyle sürdürdü:
“TC devleti ve Türk Silahlı Kuvvetleri olarak, 1964’te Erenköy’de, 1974’te Barış Harekatı’nda nasıl yanınızdaysak, çektiğiniz acılara, uğradığınız zulme nasıl sesiz kalmadıysak, bugün de aynı duygularla buradayız.
Asil milletimiz ayrılmaz bir parçası olan Kıbrıs Türkü ile el ele, gönül gönüle dayanışma içindedir. Bu gönül ve kader birlikteliğimiz bundan sonra da devam edecektir. Bizler Ege’de, Doğu Akdeniz’de Kıbrıs’ta sorunların barışçıl yöntemlerle, barışçıl yollarla, barış yoluyla, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde ve uluslararası hukuka saygı gösterilerek, uygun bir şekilde çözümlenmesinden yanayız. Temel yaklaşımımız bu. Barışçıl çözümlerden yanayız.”
“TC VE KKTC’NİN BUGÜNE KADAR BARIŞ VE İSTİKRARDAN YANA OLDUĞUNU HER FIRSATTA GÖSTERDİ”
TC ve KKTC’nin bugüne kadar barış ve istikrardan yana olduğunu her fırsatta gösterdiğini, barış, huzur adına üzerine düşeni yaptığını ve yapmaya da devam ettiğini vurgulayan Hulusi Akar, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, Türkiye’nin de barış ve dostluk adına önemli bir adım olarak değerlendirdiği bir çağrıda bulunduğunu anımsattı.
Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon çalışmaları ile ilgili olarak Birleşmiş Milletler gözetiminde ortak bir komite kurulmasına dair yapılan çağrının kabul edilmediğini belirten Akar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu kapsamda garantör ülke olarak Türkiye Cumhuriyeti devleti, KKTC’nin verdiği ve Türkiye Cumhuriyeti’ne ait deniz yetki alanlarımızda bulunan bölgelerdeki faaliyetlerimize başladık, devam ediyoruz, devam edeceğiz.
Temennimiz, dileğimiz, arzumuz, isteğimiz Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin bizler gibi iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde uluslararası hukuka saygılı bir şekilde ve kaynakların adil paylaşımı yönünde hep birlikte neler kazanabiliriz düşüncesinden hareket etmesi. ”
Ege, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki sorunların Yunanistan’da yeni kurulan hükümet ile iş birliği ve karşılıklı güven içinde çalışarak aşılabileceğine inanmak istediklerini ifade eden Hulusi Akar, “Hedefimiz adada barışı, istikrarı ve huzuru kalıcı hale getirmektir, bütün gayretimiz amacımız, temel düşüncemiz budur” dedi.
Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki kesimli, politik eşitliğe dayalı, adil kalıcı ve kapsamlı çözüme ulaşılmasının adaya barış, huzur ve istikrar getireceğini vurgulayan Akar, tüm faaliyetlerin bunu gerçekleştirmek için olduğunu, bunun herkes tarafından görülmesini istediklerini söyledi.
“TÜRKİYE VE KIBRIS TÜRKÜ BARIŞ, İSTİKRAR VE HUZUR İÇİN EL UZATIYOR… BU ELE CEVAP BEKLİYORUZ”
Türkiye ve Kıbrıs Türkü’nün barış, istikrar ve huzur için el uzattığını belirten Hulusi Akar, bu ele cevap bekliyoruz. Biz, başta Rumlar olmak üzere ilgili tüm kesimlerin bu uzlaşmacı ve samimi yaklaşımlarımızı anlamalarını ve aynı şekilde davranmalarını umuyoruz. Böylece adada yeni, barış hikayeleri yazılabileceğini umut ediyoruz, düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.
Bölgede barış istikrar ve güvenliğin en güçlü teminatı ve garantörü olan Türkiye’nin hem kendisinin, hem de KKTC’nin meşru hak ve menfaatlerini her zaman uluslararası hukuk dahilinde Garanti ve İttifak Anlaşmaları doğrultusunda koruduğunu ve korumaya devam edeceğini vurgulayan Hulusi Akar, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bir oldubittiyle, Kıbrıs Türkü’nün haklarının gasp edilmesine asla göz yumulmayacaktır. Bu azim ve kararlılığımızın iyi anlaşılması gerekir. Biz, bir taraftan iyi niyetle, uluslararası hukuka saygı çerçevesinde, iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde dostane bir şekilde barışçıl yol ve yöntemlerle sorunlarımızın çözülmesini beklerken, talep ederken, arzu ederken, teşvik ve telkin ederken, diğer taraftan da bunun hiçbir şekilde bir zafiyet olarak anlaşılmamasını, yanlış hesaplara gidilmemesini bizim gücümüzün kuvvetimizin test edilmemesini, bunun faturasının ağır olacağını her fırsatta söyledik, söylemeye devam edeceğiz.”
Hulusi Akar, konuşmasını başta TC’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, Dr. Fazıl Küçük, Rauf Raif Denktaş’ı ve Kıbrıslı soydaşların haklı mücadelesinde emeği geçen herkesi, şehit mücahit ve mücahide, Mehmetçik ve ebediyete intikal etmiş kahraman gazileri rahmet ve minnetle andı, hayatta olan gazilere, mücahitlere ve ailelerine de saygılarını sundu.
Yorum Yazın