Hükümetin Cumhurbaşkanlığı seçimi dürtüsüyle, özellikle ekonominin dipte olduğu ve dünyayla birlikte KKTC’nin de mücadele ettiği pandemi ortamında, hükümet icraatlarını tıkamanın ülke çıkarlarının değil siyasi geleceğin düşünüldüğünün kanıtı olarak algılanmadığına işaret ettiler.
Yeni bir hükümet kurmanın zorluklarına da işaret eden söz konusu çevreler, 26 Milletvekiline dayalı bir hükümet modelinin, destekleyecek milletvekili sayısı sağlansa bile icraat hükümeti olamayacağını da ifade ettiler.
Demokrat Parti’nin bu konuda henüz alınmış net bir kararı yokken ve Eski Genel Başkanı Serdar Denktaş’ın izleyeceği yol net değilken, Demokrat Parti’nin kurulması düşünülen yeni hükümete ne denli destek vereceği de gelen sorular arasında.
Demokrat Parti’ye yakın kaynaklar, yeni bir hükümette yer almaları durumunda ve tüm bakanlık talepleri karşılansa bile, Parti Meclisi’nde Ersin Tatar’a destek kararının asla çıkmayacağını ifade ettiler.Â
Diğer Taraftan Hüseyin Özgürgün’ün adaya gelişi ile ilgili belirsizlik devam ederken, 30 Milletvekiline dayalı bir hükümeti İmar Planı bahanesi öne sürülerek Cumhurbaşkanlığı seçimi için heba edilmesi vatandaş tarafından yanlış bulunuyor.
Özellikle iş dünyasının bu kritik dönemeçte ülkenin yönetilmeye ihtiyacı olduğu görüşünde birleşildiği ve Cumhurbaşkanlığı seçimi dürtüsüyle, ülke yönetiminde gerekli olan kararların alınmasından siyasi nedenlerle kaçınılmasının ülkeyi daha da felakete sürükleyeceği görüşünde birleştiler.
Bakanlar Kurulu’nun toplanmış olmasını iyiye işaret olarak yorumlayan siyasi çevreler ise UBP ile HP’nin birbirilerine siyasi el-ense çekmesinin zamanı olmadığını iki buçuk ay sonra yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrasında, kimin seçildiğine bakılmaksızın, önünde hatırı sayılır bir süresi bulunan bir hükümetin, hükümeti bozma macerasına girilmediği takdirde, yerinde duruyor olacağının hatırlanmasını istediler.
Yorum Yazın