Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis’in bu konuyu Avrupalı ortaklarının önüne koymaya hazır olduğunu ancak Türkiye ile Yunanistan arasında beklenmekte olan diyalog arifesinde Güney Kıbrıs’a baskı yapılması beklendiğine işaret eden gazete “Alman hükümetinin, inisiyatifini güçlendirmek için Ankara-Atina diyaloğunda ve diyaloğun başlaması için gerekli şartların yaratılmasında ısrar edeceği hissi hâkim” ifadelerine yer verdi.
“Ankara diyalog öncesinde Atina’yı zor duruma sokmak istiyor” yorumunu da yapan gazeteye göre Rum Dışişleri Bakanı Hristodulidis “iefimerida.gr” isimli yunan haber sitesine verdiği röportajda Türkiye’nin “Oruç Reis örneğinin aksine, gerilimi tırmandırmak için Kıbrıs’ı seçtiğini” iddia etti.
Hristodulidis Navtex’lerini 12 Ekim’e kadar uzatmasının “Ankara’nın niyetinin göstergesi olduğunu” savundu. Yaptırımlar meselesinin iki ayağı bulunduğunu, bunlardan birinin Kıbrıs adası etrafında devam etmekte olan faaliyetleriyle, diğerinin de Yunanistan “aleyhine faaliyetleri” ile ilgili olduğunu da söyleyen Hristodulidis “yaptırımların, Türkiye’nin Kıbrıs MEB’indeki faaliyetleriyle ilgili ayağı derhal uygulanmalıdır” dedi.
TÜRKİYE, YUNANİSTAN'I VE GÜNEY KIBRIS'I ZOR DURUMA SOKUYOR
Türkiye’nin Oruç Reis sismik araştırma gemisini Antalya Limanı’na çektikten sonra Yavuz ve Barbaros Hayreddin Paşa gemileri için mevcut Navtex’lerini uzatarak, AB Dış Konular Konseyi ve Avrupa Konseyi toplantılarının yapılacağı bu kritik haftada Yunanistan’ı ve Güney Kıbrıs’ı zor duruma sokmakta olduğu bildirildi.
Fileleftheros “Tırmandırma İle Diyalog… Doğu Akdeniz’deki Gerilime İlişkin Gelişmeler Açısından Belirleyici Hafta… Ankara’dan Taktik Hareketler” başlığıyla manşete çektiği haberinde Rum yönetimi açısından zor bir diplomatik hafta olacağına işaret ederek Türkiye’nin bu hareketi ile Rum yönetimine, yaptırımlar konusunda ısrar etmekten başka seçenek bırakmadığını” iddia etti.
“AB’NİN DESTEĞİNİ KARARLI EYLEMLERİYLE GÖSTERMELİ”
Gazete Rum Savunma Bakanı Haralambos Petridis’in Doğu Akdeniz’de şekillenmekte olan durumun “hafife alınmaması, AB’nin desteğini kararlı eylemleriyle ifade etmesi gerektiğini” söylediğini yazdı.
Habere göre Petridis “Kithrea” (Değirmenlik) kökenliler anısına düzenlenen törende yaptığı konuşmada “duruma gerekli dikkat gösterilmeli ve Türkiye’ye, faaliyetlerini göğüslemede AB’nin birlik içerisinde olduğu mesajı verilmesi için derhal kararlılıkla eyleme geçilmesi gerektiği” iddiasında bulundu.
Petridis “çözüm çabasına bağlıyız. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerini ve kapalı Maraş’ı açma projelerine son vererek diyalog için uygun ortam yaratılmasına katkıda bulunması kaydıyla Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlaması yönünde sistemli şekilde çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’YE YAPTIRIM KARARINI ÇOĞU ZOR DİYOR KİMİLERİ İHTİMAL VERMİYOR”
Alihtia da manşet haberine “Türkiye’ye Yaptırımlar Konusunda Avrupa Zamanı, Ama… Bugün Dışişleri Bakanları Bilgilendiriliyor, Perşembe ve Cuma Günleri AB Liderleri Karar Verecek - Erdoğan: Diplomasiye Alan Açacağız” başlık ve spotlarını attı.
Gazete “AB, Kıbrıs MEB’indeki faaliyetleri nedeniyle Türkiye’ye yaptırım kararı verecek mi? Çoğu, zor diyor. Kimileri ihtimal vermiyor. Çünkü Almanya başta olmak üzere, bu tür yaptırımları reddeden, gerilimin düşürülmesi ve diyalog karşı önerisinde bulunan üye devletler var” ifadelerini kullandı.
Rum Dışişleri Bakanı Hristodulidis’in Yunan haber sitesine verdiği röportajı iç sayfasında “Hristodulidis’in Türkiye’nin Tavrıyla İlgili Değerlendirmesi… Kıbrıs Gerilimi Düşürme Denkleminin Dışında… Avrupa Yaptırımlarının, Türkiye’nin Kıbrıs MEB’indeki Faaliyetleriyle İlgili Ayağı Uygulanmalı” başlığıyla aktardı.
KIBRIS SORUNU-BEŞLİ KONFERANS
Habere göre Kıbrıs sorunuyla ilgili soruya karşılık “Lefkoşa müzakerelerin Crans Montana’da kalınan noktadan yeniden başlamasını istiyor” diyerek BM Genel Sekreteri’nin, olumlu sonuç perspektifi olması için müzakerelerin uygun ortam içerisinde, gerilimden uzak yapılması gerektiği sözünü yineledi.
Hristodulidis beşli konferans toplanması ihtimali olup olmadığı sorusuna da “Lefkoşa, Crans Montana’daki oluşumla özlü müzakere istiyor. Hatırlatırım; son müzakere prosedüründe Kıbrıs sorununun gerek iç yönleri gerek dış yönleri ile ilgili AB’nin de katıldığı görüşmeler vardı. Bunun, önemli yakınlaşmalar olmasında belirleyici şekilde yardımcı olduğunu düşünüyorum” dedi.
Yorum Yazın