AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, gayrı resmi beşli konferansın kendilerini endişelendirdiğini ancak gitmekten başka bir seçenek olmadığını ifade etti.
Kiprianu, Alithia gazetesinde yer alan söyleşisinde, “beşli konferans gibi, ülkenin ve halkın geleceğinin belirlenmesi ihtimali olan görüşmelerin endişe yaratmasının normal olduğunu ancak konferans katılmamanın adanın bölünmüşlüğünün tescili anlamına geleceğinden, söz konusu olamayacağı” ifade etti.
Ulusal Konsey toplantılarından, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in ne istediğini henüz zihninde netleştirmediği sonucunu çıkardığını ifade eden Kiprianu, Türkiye’nin, “Kıbrıs Rum tarafının siyasi eşitliği kabul etmediği, doğal gaz gelirlerini Kıbrıslı Türklerle paylaşmadığı ve müzakerelere katılmayı istemediği” şeklinde tezlerine ise yanlış şekilde yanıt verildiğini savundu. Kiprianu, Türkiye’nin bu iddialarına, “BM Genel Sekreterine, daha önce önerilen ve reddedilen Güven Yaratıcı Önlemleri içeren mektuplar göndererek” ve “müzakerelerin başlamasının istendiğini söylemelerine rağmen Türkiye’ye yönelik yaptırımlar için girişim gerçekleştirerek” yanıt verildiğine işaret etti.
Anastasiadis’in Rum toplumundaki birçok siyasi ve ileri gelen kişilere iki devletli çözümden bahsettiğini, ardından ise iki toplumlu iki kesimli federasyon çözümünü desteklediğini söyleyerek uluslararası toplumdaki güvenilirliğini de kaybettiğini ifade eden Kiprianu, Anastasiadis’in doğal gaz konusundaki politikasının da yanlış olduğunu belirtti.
AKEL’in doğal gaz önerisini 2016 yılında Ankara’ya gerçekleştirdiği ziyaret sırasında o dönem Türkiye Başbakanı olan Ahmet Davutoğlu’na da sunduğunu ve Davutoğlu’nun öneriye “çok olumlu bir tepki verdiğini” öne süren Kiprianu, bu önerinin resmi olarak sunulmasının Anastasiadis’in elinde olduğunu da belirtti. Kipranu ayrıca AB’nin Türkiye’ye ciddi yaptırımlar uygulamaya hazır olmadığını, kişilere ve şirketlere yönelik bazı yaptırımların olmasına karşın bunların sonuç getirici olamayacağın da sözlerine ekledi.
Yorum Yazın