Türkiye ile ABD arasında son dönemde ilişkilerin gerilmesinde ABD’nin “terör koridoru” planı çerçevesinde terör örgütü PKK’nın Suriye kolu PYD’nin silahlı gücü YPG’yi silahlandırması ve verdiği söze rağmen Menbiç’ten çekilmesini sağlamaması önemli rol oynadı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin bölgesinde yürüttüğü Zeytin Dalı Harekatı sürecinde Türkiye ile ABD arasında ilişkiler daha da gerildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bu süreçte Afrin’den sonra Menbiç’e harekat düzenlenebileceğinin sinyalini verdi.
ABD ile sorunun çözümü için diplomatik temaslar bu yılın ocak-şubat aylarında yoğunlaştı. Gerilen Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin üzerindeki elektriğin hafifletilmesi için önemli adım, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un 15-16 Şubat’ta Ankara’ya yaptığı ziyaretle atıldı. Ancak bu ziyaret öncesinde iki önemli diplomatik görüşme daha gerçekleşti.
Türkiye’ye ilk ziyaret, ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Korgeneral Herbert Raymond McMaster tarafından yapıldı. McMaster, İstanbul’a gelerek Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile görüştü. İkinci görüşme ise bunun hemen ertesinde Brüksel’de gerçekleşti.
Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile ABD Savunma Bakanı James Mattis, NATO Savunma Bakanları Toplantısı nedeniyle bulundukları Brüksel’de ikili bir görüşme yaptı. Bu temasların ardından ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, 15-16 Şubat’ta Ankara’da temaslarda bulundu. Tillerson’un Ankara ziyaretinde, iki ülke arasında üç çalışma grubundan oluşan bir mekanizma kurulması kararı alındı. Bu çalışma grupları; Irak, FETÖ ve konsolosluk sorunları ile Suriye olarak belirlendi.
Suriye başlığı altında Menbiç sorunuyla ilgili olan çalışma grubunun faaliyetine sorunun taşıdığı aciliyet nedeniyle öncelik verilmesi üzerinde mutabakat sağlandı.Teknik düzeydeki görüşmeler, 8-9 Mart tarihlerinde Washington’da yapıldı. Washington görüşmelerinin siyasi turu ise 19 Mart’ta yapılacak ve Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson görüşerek siyasi düzeyde karar alacaktı.
Ancak Tillerson’un ABD Başkanı Donald Trump tarafından görevden alınması nedeniyle bu görüşme ertelendi. Menbiç’le ilgili çalışma grubunun teknik düzeydeki son toplantısı, 25 Mayıs’ta Ankara’da yapıldı. Bu toplantıda, üç aşamalı bir yol haritası belirlendi. Bu üç aşama ana hatlarıyla şöyle:
- Temmuz ayının ilk haftası itibariyle YPG Menbiç’ten çekilecek ve PYD’nin denetimine son verilecek. - 20 Temmuz’dan itibaren güvenliği ve denetimi Türk ve ABD askeri güçleri sağlayacak. Türk istihbarat uzmanları ve diğer ilgili uzmanlar da Menbiç’te faaliyette bulunacak.
- Ağustosun ilk haftasından itibaren Menbiç’in demografik yapısına uygun yerel meclis oluşturulacak. Menbiç, yerel Meclis tarafından yönetilecek. Menbiç’te nüfusun büyük çoğunluğunu Araplar oluşturuyor. PYD ile bağlantılı olmayan Kürt gruplar da bu Meclis’te temsil edilecek.
‘Stratejik anlamda daha önemli’
Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Öğretim Üyesi Serhat Erkmen konuya ilişkin olarak şu değerlendirmede bulundu: “Menbiç’in önemi taktik ve stratejik olarak ayrılabilir. Taktik anlamda Menbiç’in önemi, hinterlandıyla birlikte önemli bir sulama bölgesini, arka bölgesindeki barajın kritik alanlarını ve YPG’nin Fırat’ın batısında kalan taktik savunma hattının merkezini oluşturması olarak sıralanabilir. Ancak, stratejik anlamda Menbiç daha önemlidir. Bir kere, Menbiç’in YPG’nin kontrolünden çıkması Sünni Arapların çoğunluğu oluşturduğu Fırat’ın hemen doğusundaki alanlar açısından bir örnek teşkil edebilir.
Başta Tel Abyad olmak üzere Rakka’nın batısında kalan bu yerleşimlerde YPG’nin tutunmak için üç temel politikası vardı: Bölgedeki nüfusu en aza indirerek, askeri yöntemlerle kontrolü sağlamak; yerel Arap unsurları korku, caydırma ve maddi yollarla ikna ederek ortak bir yönetim kuruyor görüntüsü vermek ve son olarak ABD başta olmak üzere yabancı ülke askerlerini bu bölgeye yerleştirip yerel unsurlara yalnız olmadığını göstermek. Tüm bu yöntemlerin en önemli kesişimi şu ana kadar karşımıza Menbiç’te çıktı.
Bu nedenle Menbiç’ten YPG’nin çekilmesi bu modelle kontrol etmeye çalıştığı diğer bölgelere ilişkin bir örnek de teşkil edebilecektir.
Nihai karar Çavuşoğlu dün ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun davetiyle ABD’ye gitti. Çavuşoğlu ile Pompeo bugün görüşecek. Bu görüşmede, Menbiç ile ilgili oluşturulan yol haritası konusunda nihai kararın alınması bekleniyor.
Yorum Yazın