Eylem, ülkede kamu yönetiminde oluşan sıkıntıların birincil derecede sorumlusunun yasa yapan, kural koyan ve yöneten ülke siyaseti olduğunu, Kamu Reformu Yasa’nın çözüm üretmeyeceğini, suçlu olan siyaset kurumu yerine kamu görevlilerinin tek suçlu olarak gösterilerek hedef haline getirildiğini savundu.
“Ülkenin toprağı, dağları, denizleri, kıyılarının sermayeye peşkeş çekildiğini, TL'nin döviz karşısında değer kaybetmesiyle alım gücü gerileyen halkın zamlarla, dondurulan HP ile yeterince artırılmayan asgari ücretle insanca yaşam hakkının elinden alındığını, Göç Yasası, Kamu Reformu Yasası gibi yasalarla, zenginle yoksul arasındaki uçurumun daha da derinleşmesinin sağlandığını” ileri süren Eylem, TC ile imzalanan protokollerle kamusal alanlara, sendikalara, haklara saldırıldığını iddia etti.
Kamu Reformu Yasası ile “Göç Yasasının kalıcı hale getirilmeye çalışıldığını” savunan Eylem, “Görüşme yaptığımız tüm partilerle olan temaslarımızda defalarca tekrarlamamıza rağmen, her partinin adaletsiz olduğunu, parti programlarında kaldırılması gerektiğini belirttikleri Göç Yasası için somut adım atılmazken, imzalamaya çalıştıkları yeni protokollerle, geçirdikleri yeni yasalarla hak budama yolunu seçen, kamusal hizmetleri tamamen piyasa malına çevirirken, peşkeş çekerken, kamu görevi yapan insanları suçlu göstermeye çalışan, zamlarla orta sınıfı yok eden bu anlayışa cevap vereceğiz.16 Nisan'da yine sokakta olacağız” dedi.
Yorum Yazın