Sanatçı Müjdat Gezen, hakkındaki adli kontrol kararına itiraz ederek kaldırılmasını istedi.
Gezen adına mahkemeye başvuran Avukat Celal Ülgen, müvekkilinin kızının kanser olduğunu, Hollanda'da tedavi gördüğünü, müvekkilinin de sık sık kızını ziyarete gittiğini belirterek, "Müvekkilimizin yurt dışına çıkış yasağı, müvekkilimizin kızı ile olan iletişimini keseceği için gereksiz, fazla ve müvekkilimize işkence çektirecek yöntem olmuştur" dedi.
İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği'ne dilekçe ile başvuran Ülgen, soruşturma kapsamında müvekkili Gezen hakkında, yurt dışına yasağı ve karakola imza vermek yönünden adli kontrol tedbiri uygulandığını hatırlattı.
'BİRAZ GÜLDÜRÜ BİRAZ DA ELEŞTİREL CEVAP VERMEK İSTEDİ'
Müvekkilinin yaşamı boyunca Türkiye Cumhuriyeti'ni, Atatürk'ü, Türk Milletinin bölünmez bütünlüğünü savunduğunu belirten Ülgen, müvekkili tarafından kurulan Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nin dünyanın ilk ve tek parasız okulu olduğunu belirtti.
Müvekkilinin adı geçen televizyon konuşmasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret etme kastı ile hareket etmediğini belirten Avukat Ülgen, "Esasında biraz güldürü biraz da Cumhurbaşkanı'nın anılan sözlerine yönelik eleştirel cevap vermek istenmiştir" dedi.
Mahkemenin, Gezen ve Metin Akpınar hakkında 24 Aralık 2018 tarihinde adli kontrol hükümleri uyguladığını hatırlatan Ülgen, sanatçıların adli kontrol hükümleri kapsamında yurt dışına çıkışlarının yasaklandığını, haftada bir gün de karakola giderek imza vermelerine karar verildiğini belirtti.
'İSTENEN CEZAYLA, ADLİ KONTROL ARASINDAKİ ÖLÇÜLÜLÜLÜK ZEDELENDİ'
Müvekkilinin için konulan adli kontrol tedbirlerinin "Cumhurbaşkanına hakaret" suçu kapsamında alındığını hatırlatan Ülgen, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı'na hakaret suçu hakkında genellikle HAGB (Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması) kararı verildiği bilinmektedir. Böyle olunca müvekkilimiz hakkında herhangi bir adli kontrol tedbiri uygulanması gerekmediği gibi özellikle yurt dışına çıkış yasağı şeklinde uygulanması kararlaştırılan adli kontrol tedbiri ile istenilen ceza arasında orantı da olmadığı için ölçülülük ilkesi de zedelenmektedir."
Ülgen, "Yurt dışına çıkışının yasaklanmasına karar verilmesi müvekkilimiz için bu suç için öngörülen cezadan daha ağır bir yaptırım kararı olmuştur. Çünkü müvekkilimizin kızı yurt dışında Hollanda'da yaşamakta ve müvekkilimiz kanser tedavisi gören kızı içi sürekli Hollanda'ya gitmektedir. Müvekkilimizin yurt dışına çıkış yasağı, müvekkilimizin kızı ile olan iletişimini keseceği için gereksiz, fazla ve müvekkilimize işkence çektirecek yöntem olmuştur" dedi.
HAFTADA BİR GÜN İMZA VE YURT DIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI
Avukat Ülgen, müvekkili hakkında konulan adli kontrol hükümlerinden rücu edilerek re'sen kaldırılmasını talep etti. Ülgen, bu talebinin reddedilmesi durumunda itirazının bir üst mahkeme sıfatı ile İstanbul Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliği'ne gönderilmesini istedi.
Haklarında soruşturma başlatılan Müjdat Gezen'in 'Cumhurbaşkanına Hakaret' suçundan, Metin Akpınar'ın ise 'Halkı T.C. Hükümetine Karşı Silahlı İsyana Tahrik' ve 'Cumhurbaşkanına Hakaret' suçlarından adli kontrol talebiyle mahkemeye sevk edildikleri belirtilmişti.
Akpınar ve Gezen ifadelerinin alınmasından sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılmışlardı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, haftada bir gün karakolda imza vermesi gereken iki sanatçının yurt dışına çıkışlarının yasaklandığını açıklamıştı.
Yorum Yazın