Din İşleri Başkanı Talip Atalay, Ramazan ayı dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Ramazan ayını kalan 11 ayda uygulamamız gereken hayat rutinimizi, normalimizi oluşturmak için bir fırsat olarak bilelim” diyerek, herkese hayırlı Ramazanlar diledi.
Atalay, mesajında, “Sorumluluğunu bilen duyarlı kişi olma niteliğine ulaştıracak şekilde iyiliği tutacak, haksızlık, yalan, iftira benzeri davranışlardan uzak tutacak işlere yoğunlaşalım” diyerek, “Bu çerçevede ihtiyaç sahibi herkesi elimizden geldiğince gözetelim” çağrısında bulundu.
Talip Atalay, salgın tehlikesinin devam etmesi nedeniyle bu yıl da toplu halde iftar yemekleri verilemeyeceğini belirterek, Ramazan boyunca iftar ve sahurlarda toplum sağlığını korumakla görevli yetkililerin koyduğu kurallara uyulması çağrısında bulundu.
Atalay ayrıca, camilerde Ramazan boyunca ibadetlerin, Bakanlar Kurulunun kararlarına uygun olarak seyreltilmiş ibadet düzeninde yapılmaya devam edileceğini belirterek, maske, mesafe ve sıkı hijyenin zorunlu olduğunu vurguladı.
Din İşleri Başkanı Atalay, oruçluyken PCR testi yapılmasında herhangi bir sakınca olmadığını da kaydetti.
“RAMAZAN AYINI NORMALİMİZİ OLUŞTURMAK İÇİN BİR FIRSAT OLARAK BİLELİM”
Talip Atalay, Ramazan ayı mesajında şu ifadeleri kullandı:
“Ramazan ayıyla birlikte ‘Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız (müttaki olasınız) diye sizin üzerinize de oruç yazıldı.’ Bakara 2/183, ifadesiyle insanlık tarihinin bütün dönemlerinde müminlere düşünce, duygu ve bedenlerini eğitip; yanlıştan sakınma, doğruda ısrar etme sorumluluğunu yüklenebilecek bilgi, duyarlılık ve kararlılık düzeyine eriştirmesi umulan sayılı fırsat günleri başlıyor. Yüce Rabbimizi yücelttiğimiz ve O’nun oruç hediyesine şükrettiğimiz aya eriştik.
“Ramazan ayı, müminler olarak sorumlu, bilgili, duyarlı ve kararlı bireyler olma hedefinde kaynağımız olan vahyin ‘…insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın’ indirilmeye başladığı aydır. Allah Teala ‘Öyle ise sizden Ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez..…’ Bakara/185 buyurmaktadır. Allah Resulü (SAV) de Ramazan ayını ‘'Evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu azaptan kurtuluş’ olarak tanımlamakta ‘Kim, faziletine inanarak ve karşılığını Allah’tan bekleyerek Ramazan orucunu tutarsa, geçmiş günahları bağışlanır’ müjdesi vermektedir.”
Talip Atalay, “Ramazan ayını kalan 11 ayda uygulamamız gereken hayat rutinimizi, normalimizi oluşturmak için bir fırsat olarak bilelim” diyerek, mesajına şöyle devam etti:
“Bu ay, kurtuluşa erme programımız olan, doğruyu yanlışı bir birinden ayırma ölçümüz vahyin inmeye başladığı, karanlığın aydınlığa evirildiği, barış ve esenliğe kavuşturacak, bütün zamanlarımızı Kadir gecesine dönüştürmenin başlangıcı olsun. Bedenimizi ve benliğimizi yemek/içmek ve diğer rutinlerimizden sakındırırken dilimizi, eylem ve düşüncelerimizi de her türlü yanlıştan uzak tutarak eğitelim. Hedef kimlik olarak muttaki, yani sakınan, korunan, sorumluluğunu bilen duyarlı kişi olma niteliğine ulaştıracak şekilde iyiliği tutacak, haksızlık, yalan, iftira benzeri davranışlardan uzak tutacak işlere yoğunlaşalım. Bu çerçevede fakiri, kimsesizi, öksüzü, yaşlıyı yani ihtiyaç sahibi herkesi elimizden geldiğince gözetelim, onların onurlarını asla zedelemeden olabildiğince ihtiyaçlarını giderelim, manevi olarak yanlarında olalım. Ramazan ayında boynu bükük, gözleri hüzünlü kimsenin kalmaması, bu mübarek ayın bereket yüklü atmosferini herkesin teneffüs etmesi için uğraşalım. Bu yaklaşımımızın diğer 11 ayda da azami devam etmesini sağlayacak bir alışkanlığa dönüşmesini hedefleyelim.”
KURAN-I KERİM HEDİYESİ
Talip Atalay mesajında, Ramazan boyunca Kuran-ı Kerim’i olmayan vatandaşların Diş İşleri Başkanlığı temsilciliklerinden ve camilerden ücretsiz olarak Kur’an-ı Kerim temin edilebileceğini de belirtti.
İFTAR YEMEKLERİ
Din İşleri Başkanı Atalay, açıklamasında, salgın hastalık tehlikesinin devam etmesi nedeniyle bu yıl da toplu halde iftar yemekleri verilemeyeceğini ifade ederek, Ramazan boyunca iftar ve sahurlarda toplum sağlığını korumakla görevli yetkililerin koyduğu kurallara uyulması çağrısında bulundu.
Atalay, “Koronavirüs salgını nedeniyle bu Ramazan Ayı'nda da iftar çadırları açılamayacağından Ramazana girerken ihtiyaçlı aileleri, kimsesizleri ve öğrencileri özellikle gözetmeli, ihtiyaçlarını giderecek çareler üretmeliyiz. Aynı zamanda diğer canlıların da ihtiyaçlarını giderecek bir kap yiyecek ve su koymayı unutmamalıyız” dedi.
CAMİLERDE İBADET DÜZENİ VE TERAVİH
Talip Atalay ayrıca, camilerde Ramazan boyunca ibadetlerin, Bakanlar Kurulunun kararlarına uygun olarak seyreltilmiş ibadet düzeninde yapılmaya devam edileceğini belirterek, maske, mesafe ve sıkı hijyenin zorunlu olduğunu vurguladı.
Atalay mesajında şöyle dedi:
“Camilerimizde Koronavirüs salgının baş göstermesinden sonra geleneksel toplu ibadet düzenini terk etmiş, seyreltilmiş ibadet düzenine geçmiştik. Camilerimizde Ramazan boyunca da ibadetler, Bakanlar Kurulunun kararlarına da uygun olarak, toplu ibadet yerine 2’şer metre mesafe kuralına uyularak uygulanan seyreltilmiş ibadet düzeninde yapılmaya devam edilecektir. Maske, mesafe ve sıkı hijyen zorunludur. Mümkünse cemaatimizin abdestlerini evlerinde almaları, kendi seccadelerini getirmeleri talebimizdir. Yine Bakanlar Kurulu Kararı uyarınca Pazar günleri sokağa çıkma yasağı olduğundan ibadetlerimiz evlerimizde yapılacaktır.
“Teravih, geleneksel olarak Ramazan’a özgü ve ülkemizde de inananların son derece kıymet verdiği bir nafile namazdır. Hadis kaynaklarımızda Peygamberimizin 8, 12 ve 20 rekat olarak Teravih kıldığı kaydedilmekle birlikte zamanla 20 rekat olarak kılınması kalıcı bir adete dönüşmüştür. Pandemi koşullarında, Teravih namazını kıldırırken camide kalma süresini kısaltmak, normal namaz düzeyinde tutmak için Ramazan’a mahsus bazı düzenlemelere gidilmiştir. Bu çerçevede zorunlu olmayan ilk sünnet kılınmadan doğrudan Yatsı namazının farzına geçilecek, ardından Teravih namazı da 8 rekat formuyla kılınacaktır. Namaz bitiminde tesbihat yapılmadan doğrudan duaya geçilecektir. Cemaatimizden isteyenler evlerinde Teravih namazını 20 rekata tamamlayabilir, tesbihatını da yine evlerinde gerçekleştirebilir.”
AŞI VE PCR TESTİ
Talip Atalay, oruçluyken PCR testi yapılmasında bir sakınca olmadığını söyleyerek, şöyle konuştu:
“Oruçluyken aşı yapılabilir mi sorusunu cevaplamak ise ileri dini ve tıbbi uzmanlık gerektirir. Türkiye Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde, alanının seçkin bilim insanlarından oluşan ve bu tür sorulara İslam dini açısından cevap vermek üzere kurulmuş olan Din İşleri Yüksek Kurulu ‘besin değeri taşımayan aşılar orucu bozmaz’ kanaatindedir ve bu görüş basınla da paylaşılmıştır. Yani Din İşleri Yüksek Kuruluna göre oruçlu bir kişi aşı olabilir ve PCR testi yaptırabilir.”
FİTRE ASGARİ 40 TL
Atalay, fitre miktarının bu yıl için asgari 40 TL olarak belirlenmiş olduğunu ifade ederek, mesajına şöyle devam etti:
“Fitre, imkanı olan her Müslüman'ın kendisi ve ailesinin tüm fertleri için vermekle yükümlü olduğu bir çeşit sadakadır. Bakma yükümlüğü bulunanlar dışında kalan, en yakından başlanılarak ihtiyaç sahibi herkese verilebilir. Fitre miktarı bu yıl ülkemiz için asgari 40 TL olarak belirlenmiştir. Ancak dini olarak ideal olan resmi olarak belirlenen miktardan aşağı olmamak koşuluyla kişinin kendisi ve ailesi için kişi başına harcadığı günlük tutarın ortalamasının verilmesidir. İmkanı olanların daha fazla vermesi çok daha uygundur. Fitreler, ihtiyaç sahiplerine Bayram Namazı öncesine kadar, rencide etmeden, usulüne uygun bir şekilde verilmelidir.
“Bu vesile ile Ramazan Ayı'nın halkımıza, milletimize ve insanlığa bereket, hayır ve güzellikler getirmesini diler, tutulan oruçların, yapılan ibadet ve duaların kabul olmasını Yüce Allah'tan niyaz ederim. Rabbim bizlere orucun sonunda olmamızı istediği insan olmayı başarmayı nasip etsin.
Hayırlı Ramazanlar.”
Yorum Yazın