Fileleftheros gazetesi; “Sondaj Platformları Silahıyla… Savaş” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Ankara’nın tek yanlı olarak ilan edilen sözde Rum “Münhasır Ekonomik Bölgesi”nde “yasadışı” şekilde kuvvetlenmeye çalıştığını iddia etti.
Yavuz sondaj gemisinin 7 numaralı parseldeki misyonunun ve önümüzdeki günlerde burada sondaja başlanmasının, Ankara’nın Kıbrıs’ın stratejik kontrolü hedefiyle, Doğu Akdeniz’deki planlamasının tamamlanmasına yönelik bir adım teşkil ettiğini öne süren gazete, Türkiye’nin tüm gidişatlara, sondajları durdurmasının ve bölgeden ayrılması gibi bir durum olmadığını bildirdiğini belirtti.
Yeni oldubittilerin dayatılması ve yerleşmesiyle, Türkiye’nin büyük ihtimalle görüşmelerle ilgili çerçeveyi belirlemeyi hedefleyerek, Kıbrıs sorunuyla meşgul olacağını öne süren gazete, konfederasyonun açıkça Türkiye’ye hizmet ettiğini, çünkü ortaya çıkacak olan yapının AB içerisinde kalacağını, öte yandan Güney’deki Kıbrıs Rum kurucu devletini de kontrol edeceğini ileri sürdü.
Haberde, siyasi eşitlik konusundaki yeni yaklaşımların bunun için sunulduğu ve bunların konfederasyon veya iki devlet çözümüne gönderme yaptıkları da iddia edildi.
Rum kesiminin ise, diplomatik aşamada yoğun bir şekilde hareket ettiğini kaydeden gazete, Rum kesiminin; Atina, Paris, Roma, New York, Washington ve Brüksel’le açık bir iletişim içerisinde bulunduğuna işaret etti.
Hedefin, özellikle sözde Rum MEB’inde enerji alanında faaliyet göstermekte olan şirketlerin yer aldığı ülkelerden Rum Yönetimi’ne pratik bir dayanışma gösterilmesi olduğunu yazan gazete, ancak bu argümanın oldukça zor göründüğünü ifade etti.
Rum Yönetimi’nin, göçmenlik konusunda Ankara’ya yönelik ödeneğe razı olmama senaryosunu gözden geçirdiğini yazan gazete, Rum kesiminin bununla birlikte, ortaklarıyla, özellikle de göçmen akışlarından etkilenmekte olan ülkelerle karşı karşıya geleceğine işaret etti.
Türkiye’nin 7 numaralı deniz parselini “işgal etmesinin” ardından, Rum kesiminin bu ödeneğin onaylanmasına razı gelmesinin zor olduğunu kaydeden gazete, “işgal rejimiyle” ilgili önlemler uygulanmasının düşünüldüğünü iddia etti.
Bazı önlemler üzerinde çalışıldığını ve geriye siyasi kararların alınmasının kaldığını ileri süren gazete, New York’tan da bazı hareketler beklendiğini ekledi.
Gazete, başka bir haberinde ise, “Yavuz sondaj gemisinin 7’nci parselde içerisinde bulunan Güzelyurt-1 sondaj noktasına ulaştığını” yazdı.
Haberde, Rum Yönetimi’nin 7’nci parselin araştırma ruhsatını Fransız Total ve İtalyan Eni şirketine verdiği anımsatıldı.
ABD DIŞİŞLERİ BAKANI POMPEO’DAN ANKARA’YA MESAJ...
Gazete başka bir haberinde ise, Atina’yı ziyaret etmekte olan ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun, tek yanlı olarak ilan edilen Rum MEB’indeki ileri sürülen “meydan okumaları” konusunda, Ankara’ya net bir mesaj gönderdiğini yazdı.
Gazeteye göre, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile düzenledikleri ortak basın toplantısında, kendisine konuyla ilgili soru yöneltilen Pompeo, “Ankara’yı kötü niyetli davranışı konusunda uyardı ve ortaya net sınırlar koydu.”
Açıklamasında, “bazı sınırlar bulunduğunu ve hiç kimseye, Türkiye’ye, yasadışı sondajlar yapması konusunda müsaade edemeyeceklerini” dile getiren Pompeo, ABD olarak, uluslararası sulardaki faaliyetlerin uluslararası kanunlar temelinde yapıldığına açıklık getirdiklerini ifade etti.
Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Türk faaliyetleri konusunda kendisine ilettiklerine Amerika’nın yanıtının ne olduğunun sorusuna ise Pompeo, “ABD’nin, Türkiye’ye uluslararası sulardaki faaliyetlerin kabul edilebilir olmadığını bildirdiği” yanıtını verdi.
Gazeteye göre, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias da açıklamasında, “Türkiye’nin Kıbrıs MEB’i içerisinde yeni bir sondaj yapma niyetinin uluslararası hukuku ve Avrupa müktesebatını ihlal ettiğini, aynı zamanda bölgedeki her türlü barış ve işbirliği çabasını baltaladığını” ileri sürdü.
Pompeo’nun, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’le de bir araya geldiğini yazan gazete, Miçotakis’in; Türkiye’nin Ege ve Doğu Akdeniz’de uluslararası hukuku ihlal eden hareketlerde bulunduğunu söylediğini iletti.
“Türkiye’nin son hareketlerinin Kıbrıs’ın egemenlik haklarını ihlal ettiğini” iddia eden Miçotakis, Yavuz sondaj gemisinin sözde Rum MEB’indeki 7’nci parsele girmesinin uluslararası hukukun ihlalini teşkil ettiğini öne sürerek, bunun engellenmesi için ABD’nin destek ve yardımını istedi.
SİTİLİDİS’İN DEMECİ
Amerika Dışişleri Bakanlığı Özel Danışmanı John Sitilidis ise Politis gazetesine verdiği özel demeçte, Kıbrıs’ın 1974 öncesi döneme geri dönmeyeceğini, ancak tüm Kıbrıslılar için, AB’ye katılım ve NATO İttifakı aracılığıyla, karşılıklı batı savunmasının himayesinde, yeni bir vizyon ve birleşik bir gelecek sunacağını dile getirdi.
“Kıbrıs’ın, Doğu Akdeniz bölgesinde dengeleyici bir güç olarak hareket etmesi için, önemli olanaklar muhafaza ettiğini” savunan Sitilidis, Kıbrıs’taki ideal çözüm konusunda ise, bunun; “herhangi bir dış askeri varlıktan bağımsız olarak; güvenli, egemen, bağımsız ve demokratik bir federal anayasal cumhuriyet meydana getireceğini” savundu.
Türkiye'nin sondaj eylemleriyle ilgili iddialar... ABD Dışişleri Bakanı Pompeo'dan Ankara'ya mesaj...
Abone olRum basınında bugün yer alan bir haberde, Türkiye'nin Kıbrıs'ta sondaj platformlarıyla birlikte, ilan edilmemiş bir savaşa başladığı iddia edildi.
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın