Açıklamada, hastalığın esas olarak gripli birinin öksürük, hapşırma ve konuşması esnasında etrafa yayılan damlacıklarla bulaştığına dikkat çekilerek, ateş ya da titreme hissi, öksürük, boğaz ağrısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, ciddi halsizlik, çocuklarda yetişkinlerden daha sık olmak üzere bazen kusma ve ishal ile birlikte görülebileceği kaydedildi.
Bu belirtileri gösteren kişilerin bir hekime başvurmaları gerektiği ifade edilen açıklamada, hastanelerde grip hastalarının hekimlere kolay ulaşabilmesi için gerekli tedbirlerin alındığı belirtildi.
Grip hastalığını önleme konusunda Dünya Sağlık Örgütünün de önerdiği gibi en etkili yöntemin grip aşısının eylül, ekim ayları gibi yapılması olduğu belirtilen açıklamada, bunun yanında gripten korunmak için alınması gereken önlemler şöyle sıralandı:
“Kirli ellerle ağız burun ve göze temasta bulunmamak. Ellerin su ve sabun ile sık yıkanması. Öksürük- hapşırık sırasında burun ve ağzın kapatılması. Kapalı ortamlarda maske kullanımı, Hastayken mümkün oldukça evde dinlenerek insanlarla temastan kaçınmak, Toplu yaşam alanlarında maske kullanmak., Grip hastalığı belli risk gruplarında ciddi seyirli olabilmektedir. Bu nedenle bu grupta yer alan kişilerin mutlaka aşı yaptırması, hasta kişilere karşı tedbir alması ve kapalı toplu yaşam alanlarında maske kullanması önerilmektedir.”
Açıklamada, risk grubunda tanımlanan kişiler ise şöyle sıralandı:
“Bağışıklık sistemi baskılanmış kişiler, şeker hastaları, herhangi bir nedenle kortizon kullanan hastalar, konjestif kalp yetmezliği olan kişiler, kronik böbrek yetmezliği olanlar, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) olanlar, astım hastaları, AIDS hastaları, 65 yaş üzeri kişiler, Aspirin kullanımı zorunlu çocuk hastalar.”
Yorum Yazın